İSMAİL SARIÇAY E-Posta: isaricay@gmail.com 12 EYLÜLDEKİ ANAYASA REFERANDUMU BİR DÖNÜM NOKTASIDIR 12 Eylül 2010 günü anayasamızın bazı maddelerindeki değişiklikler halkoyuna sunuluyor. Bu değişiklikle halkımızın özgürlüklerini kısıtlayan önemli maddeler yeniden düzenleniyor. Hülasa Türkiye kabuğunu çatlatıyor. Aslında çatlatmak yetmez kırmak zorundadır. Türkiye her alanda gelişmek, güçlenmek ve zenginleşmek mecburiyetindedir. Çünkü tarihi misyonu bunları gerektirmektedir. Türkiye’ye üçüncü dünya ülkeliği yakışmıyor. Onun için de önündeki bütün engellerin kaldırılması gerekir. İşte bu nedenle önüne bir fırsat gelmiştir. Bu fırsat doğru değerlendirildiği takdirde önündeki setlerin en önemlilerinden biri aşılmış olacaktır. Nedir bu fırsat? 12 Eylül 2010 günü yapılacak anayasa değişikliği referandumu. Uzun yıllardan sonra bu referandumla anayasada en köklü değişiklikler söz konusudur. Bu değişiklikler öyle önemli ki, uzun yıllardır milleti bir şekilde kontrol edenlerin kontrolüne son verilmesi meselesidir. Milletin başında boza pişirenlerin ateşlerinin ve tavalarının ellerinden gitmesi gündemdedir. Tüm engellemeler ve mücadeleler de bundan kaynaklanıyor. Eteklerdeki bütün taşlar bundan dolayı kullanılıyor. Bundan öncede anayasada önemli değişiklikler olmuştur elbette. Ancak bu seferki değişiklikler öncekilerle kıyaslanamayacak derecede önemli değişikliklerdir. Uzun yıllardan beri iktidara kim gelirse gelsin geminin dümeninde olanlar elbette buraları terk etmek istemiyor. İşte bu referandumla ülkenin bütün imkânlarını istedikleri gibi tepe tepe kullananların saltanatı bitme tehlikesiyle karşı karşıyadır. 12 Eylül anayasa değişikliği oylaması onun için bu kadar önemlidir. Bunlardan dolayı 12 Eylül 2010 anayasa değişikliği referandumu dönüm noktasıdır. Şu önemli noktayı da belirtmeden geçmeyelim. Burada partiler oylanmıyor. A veya B partisine oy verilmiyor Direk halkın kendi hak ve özgürlükleri ile birlikte geleceği oylanıyor. Onun için12 Eylül referandumunda demokrasinin önündeki en büyük engeller silsilesi ya kaldırılacaktır ya da eski hamam eski tas devam edecektir. Halkımız bu engellere bu referandumda ya dur diyecek ya da bu kadar demokrasi bize yeter neyimize gerek demiş olacaktır. Fakat bu gün halkımız özgürlüklerin farkına kısıtlı da olsa varmıştır. Onun için büyük çoğunlukla “EVET” çıkacağı gözükmektedir. Halkın arasında dolaşanlar atan bu nabzı açık şekilde görebilir. Her ne kadar aksini iddia edenler olsa da görülen köy kılavuz istemiyor. 3.9.2010 |