Bizim dışımızda, çeşitli milletlerden devlet adamı,
tarihçi, Şair, bilim adamı ve düşünürlerin gözüyle
Türklerin tarihi idealleri belge ve kitaplara nasıl
kaydedilmiş özet olarak onlara da kısaca bir göz atalım.
PROF. JEAN PAUL ROUX:
Fransız Prof. Jean Paul Roux “Türk tarihi”
adlı eserinde aynen şöyle yazıyor.
“Türkler, devlet kurup rahatlayınca, hemen gevşerler.
Gevşeyince, önce asiller, sonra yöneticiler, ardından
halkın büyük çoğunluğu, dilinden, geleneğinden,
kimliğinden kopar, adlarını değiştirirler ve böylece
zamanla düşmanın boyunduruğu altına girerler.
Sonra kendi kendilerine sormaya başlarlar.
Ben Kendi imparatorluğu olan bir halktım… Şimdi
imparatorluğum nerede?
Kendi kağan’ı olan bir halktım… Şimdi kağan’ım nerede?’
Bu yakarış, bu arayış, devletsiz kalan Türk’e devlet
kurdurur, devletini imparatorluk oldurur.
Başlarında
adı ya kağan ya da hakan olan bir kahramanın etrafında
toplanıp yepyeni bir devlet kurarlar. Tek tanrı’ya
inanan Türklerin, yeryüzünde onun düzenini tesis etmek
için, tek bir hükümranlığın kurulması ülküsüyle
yaşadıklarını ifade ederler. “Tek tanrı, tek imparator…
Bu iradeyi tetikleyen, nasıl tek bir tanrı varsa,
yeryüzünde de tek bir hükümdar olması gerektiği
düşüncesidir. Bu çoğunlukla belirli bir ideal uğruna tüm
halkların birleşmesi, dünyanın uyumlu bir yönetime ve
barışa kavuşması ideali uğruna, defalarca tekrarlanır”.
“Türklerde tek bir kural vardır. 'il gider, töre kalır'.
Bu töre, Türk’ü devletsiz bırakmamaktır. “
“Türk tarihinin seyri hep böyledir. Gevşeyip, gaflete
düşen, sonra da devletinin elden çıktığını gören halk
şimdi kağan’ım nerede? Diyerek yeniden bir doğuşa adım
atar. Önüne kahramanlarını, önderlerini katar ve
devletini yeniden kurar.”
“Türk tarihi, devletler kurma, devletler batırma ve
yeniden kurma tarihidir diyebiliriz”
der.
BÜYÜK İSKENDER:
Büyük İskender bir kapı yaptırıp üzerine şunları
yazdırmıştır. “Hunlar(Türkler), bir zaman olacak ki,
İran ve Roma ülkelerini, bu kapıdan aşarak, ellerine
geçireceklerdir. Tanrının buyruğu ile bütün dünyayı
hâkimiyetleri altına alacaklardır.”
ÜNLÜ TARİHÇİ HAMMER:
“Türkler
devlet yıkmakta ve devlet kurmakta birinci sınıf
ustadır. Ülkeleri değil kıtaları altüst etmişler ve
korkunç mücadeleler sonrasında sarsılması hiç de kolay
olmayan egemenliklerini kurmuşlardır. Tarih Türklerden
çok şey öğrendi”.
AVUSTURYALI KOMUTAN M. MONTECUCCOLİ DE ŞÖYLE DİYOR:
"Türklerin
düzinelerle milleti idare etmelerindeki sırrı anlıyorum.
Onlar milletleri bir kere yeniyor fakat kazandıkları
zaferleri ruhlara ve nesillere nakşedebiliyorlar."
İBN-İ HASSUL:
"Karakter
ve cesaret bakımından Türklerden üstün, büyük hedeflere
ulaşmak bakımından da onlardan dirayetli hiç bir kavim
yoktur. Cenab-ı Hak onları aslan sıfatında yaratmıştır."
RUS
KOMUTAN ÇARNAYEV:
“Türkler
zekâlarıyla zafer kazanır, uygarlıklar yaratır ve
insanlık dünyasında en şerefli hizmeti başarır. Zaten
Avrupa'nın yarısını yüzyıllarca boyunduruk altına almak
başka türlü mümkün-olamazdı”.
ANTAKYA ORTODOKS PATRİGİ MAKARİOS:
17. asırda, Antakya Ortodoks Patrigi Makarios, katolik
Polonyalıların Ortodoks Ruslara yaptıklarını,
Osmanlıların Hıristiyanlara davranışıyla karşılaştırıyor
ve “Allah, Türk imparatorluğunu ilelebet payidar
kılsın; çünkü onlar, Hıristiyan olsun Yahudi olsun veya
Nasturi olsun, tebaalarından kimsenin dinine
karışmıyorlar” şeklinde dua etmiştir(Ezzati, 7)SÜRYANİ
MİHAEL:
Süryani Mihael (Chronique, III:154), “Tanrı'nın
kendilerini Rafızî Rumların fenalıklarından kurtarmak
için Selçuklu Türklerini gönderdi” ifadesini
kullanmıştır.(Turan: 267).
İşte bazı yabancıların gözüyle belgelere yansıyan Türk
ideallerine bakış böyledir. Şimdi Türk ideallerini
tarihsel gelişimine göre şöyle sıralayabiliriz.
TARİHİ TÜRK İDEALLERİ:
-
Cihan hâkimiyeti(Cihanşümul)
-
İ’lay-i kelimetullah
-
Nizam-ı âlem
-
Kızılelma
-
Panislamizm
-
Turan
Yukarıda sıraladığımız bu Türk ideallerini sırasıyla
ulaşabildiğimiz bilgi ve belgelerle açıklamaya
çalışalım.
Politika
gazetesi yay.tar. : 28.05.2012
DEVAM EDECEK
<<Ana sayfa