İÇ ÇATIŞMA DENEMELERİ Mİ?

 İSMAİL SARIÇAY

E-Posta: isaricay@gmail.com  

 PKK ve destekçilerinin son günlerde tehlikeli oyunlar içine girdikleri anlaşılıyor.

Ülkemizin başta Doğu ve Güneydoğu illerimiz olmak üzere İstanbul, Mersin vb. yerlerde de çocukları sokaklara dökerek adeta isyan provaları yapmaya çalışıyorlar.

Bu kontrolsüz hareketlere ne yazık ki parlamentoda grubu bulunan bir siyasi partinin de öncülük etmesi oldukça düşündürücüdür.

İster istemez herkesin aklına şöyle bir soru takılmaktadır.

Bu olaylar PKK ve destekçilerinin iç çatışma denemeleri mi?

Terörist başının İmralı’da kötü muamele gördüğünü iddia ederek olayları başlatanların iyi niyetinden herkes şüphe duymakta haklıdır.

 İnsanları asılsız iddialarla sokaklara dökenlerin asıl amacının önümüzdeki mart ayında yapılacak seçimlerde tabanını sağlamlaştırmak ise bu akıllıca bir taktik değildir.

Bu gösteri ve kalkışmalarda hayatını kaybedebilecek bir insanın bile hesabını kimse veremez.

Eğer önümüzdeki mart yerel seçimlerini alma maksadına yönelik böyle huzursuzluklar çıkarılıyorsa doğudaki vatandaşlarımızda herhalde kör değiller.  

Çünkü bu tehlikeli oyunda hayatını kaybedecek çocuklar onların çocukları,   huzur onların huzurları olacaktır.

 Ancak bu olaylara doğrudan veya dolaylı olarak destek verenler bilmelidirler ki bu gelişmeler ne kendi lehlerine ne de bölge halkının.

Uzun yıllardan beri bir iç çatışma içine sürüklenmek isteyen Türkiye o eski günleri geride bırakmıştır.

 Defalarca bu ülkede sağcı-solcu, Sünni-alevi, Laik-Anti Laik, Türk-Kürt çatışması çıkarma denemeleri yapılmış hepside başarısız kalmıştır.

Evet, Türkiye belki de bu konuda büyük sıkıntılar çekmiş, acılar yaşamış, büyük ekonomik kayıplara uğramıştır ama netice itibariyle hepsi boşa çıkarılmıştır.

Bu gün tekrar Türk-Kürt çatışmasına oynayan içte ve dıştaki karanlık güçler bunu da başaramayacaklardır.

Çünkü Türk-Kürt etle tırnak gibi birbirine geçmiştir. Birbirinden kız alıp vererek, iş ortaklıkları kurarak adeta birbirine karışmış ve köklü akrabalıklar oluşmuştur. Etnik yapılar birbirine kenetlenerek tek vücut ve tek millet olmuşlardır.

Terör örgütü ne kadar tahrik ederse etsin, ne kadar cinayet işlerse işlesin işte bu yapıdan dolayı hiçbir zaman başarılı olamayacaktır.

Taşeron örgüt işlediği bu cinayetlerin hesabını elbette verecektir. Hem de çok acı verecektir.

Bölgemizde emelleri olan dâhili ve harici hain güçlerin tetikçiliğini yapan bu hain örgüt, temsil ettiğini iddia ettiği Kürt insanlarını da vahşice katletmektedir.

PKK’nın kimin ya da kimlerin değirmenine su taşıdığını hem Kürtler hem de tüm Türkiye artık iyi biliyor.

Bir defa kan üzerinden hiç kimse bir hesap yapmamalıdır. Yoksa bu kan denizinde kendileri boğulacaktır. 

Önümüzdeki günlerde daha tehlikeli iç çatışma denemeleri de yapılabilir.

Olmadık tahrik edici söylem ve eylemlere girişebilirler. Şok suikastlar bile yapmaya yeltenebilirler.

PKK terör örgütü kaybettiği zemini Kürt halkı üzerinde tekrar sağlayabilmek için yine doğuda köyler basıp çoluk çocuk demeden aileleri katledebilir. Kaybettiği zemini böylece korku salarak kazanmaya çalışabilir.  

 Ancak Kürt kökenli vatandaşlarımız bu oyunun farkındadır ve artık bu tuzağa düşmeyecek kadar da tecrübe kazanmıştır.

27.10.2008