Birleşmiş Milletler teşkilatı 10 aralık 1948 yılında,
her yılın on aralık gününü “dünya insan hakları günü” olarak kabul etmiştir.
Her yıl bu gün,dünyanın çeşitli ülke ve şehirlerinde konferans,panel,bildiri
v.b etkinliklerle kutlanmaktadır.
Ne acıdır ki bütün bu etkinliklere rağmen insan hakları ihlâlleri hala bütün
dünyanın gündeminden düşmemektedir. Bu olumsuz uygulamalara rağmen,bütün
insanlar kendi haklarını bilmesi gerekir ki haklarına sahip çıksın ve
korusun. Biz de bir önceki yazımızda bunu geniş şekilde yazdık.
Ancak biz bugünkü yazımızda ekim ayının ilk Pazartesi günü “dünya çocuk
hakları” günü olmasına rağmen,genel insan hakları çerçevesinde tekrar çocuk
haklarını da bir gözden geçirmekte fayda olduğuna inanıyoruz. İşte bu nedenle
bugünkü yazımı çocuk haklarına ayırdım.
20 ekim 1959 yılında
Birleşmiş Milletlerin almış olduğu bir kararla her yılın ekim ayının ilk
pazartesi günü “Dünya çocuk hakları günü” olarak ilan edilmiş ve
çocuklarla ilgili yedi maddelik bir bildiri yayınlamıştır. Bu maddeler
şöyledir.
“-Çocuklar, ırk, din, dil ve milliyet farkı gözetilmeksizin her yerde
korunmalıdır.
-Büyükler, çocuklara her zaman yardımcı olmalıdır.
-Çocuklar, iyi insanlar olacak şekilde okutulmalı ve yetiştirilmelidir.
-Çocuklar, açsa doyurulmalı, hastaysa bakılmalı ,engelli ise özel bir
eğitimle eğitilmeli, öksüz kalmış veya sokağa atılmışsa alınıp korunmalıdır.
-Felaket
zamanlarında çocuklara herkesten önce yardım edilmelidir.
-Gerekiyorsa aile bütünlüğüne saygı göstererek çocuğa yardımda
bulunulmalıdır.
-Çocuklar
zamanı gelince hayatını kazanacak şekilde yetiştirilmeli ve her türlü
sömürülmeye karşı korunmalıdır”denmektedir.
Bazı iyi yönde gelişmeler
olmasına rağmen,o gün bugündür her yıl ekim ayının ilk Pazartesi,çocuklar
günü olarak kutlanmasına kutlanıyor ama sanıyorum olan yine çocuklara oluyor.
Savaşlarda bakıyoruz çocuklar mağdur.
Aile facialarında yine çocuklar önde. Yoksulluğun faturalarının ağır tarafı
yine çocuklara kesilmektedir. Sokaklara bırakılıp ilgilenilmeyen yine
çocuklar. Köprü altı çocukları ve sokak çocukları diye yine ön saflarda
onlar var.
Çocukluk, insan hayatının
en önemli çağıdır. Çünkü çocuklukta atılan temeller insanın hayatı boyunca
fiziksel, ruhsal ve akli bakımlardan şekillenmesini sağlamaktadır. İyi ve
kötü huylar,alışkanlıklar, hep çocukluk çağında kazanılır.
Bu gün çocuğun büyümesi, gelişmesi ve eğitimi ile ilgili pek çok noktalar
bilim yoluyla aydınlığa kavuşmuş olmasına rağmen, dünyanın bir çok ülkesinde
pek de iç açıcı görüntüler görmüyoruz. Halbuki çocuklar bu günün
yarını,yarının ise umududur.
Geleceğimizin teminatıdır. Çocuklar için bütün olanaklar kullanılarak,onlar
her türlü tehlike ve ilgisizlikten kurtarılmalı ve sahip çıkılmalıdır. Bütün
çocukları, yeteneklerinin en yüksek düzeyde geliştirilmesi için her türlü
fırsat değerlendirilmeli,onların beden,zihin ve sosyal yönden en iyi şekilde
yetişmeleri sağlanmalıdır.
Çocukları kendi çağımıza göre değil,onların yaşayacağı çağa göre
yetiştirmeliyiz.
Çağın gerektirdiği bilgilerle onları donatarak üretici ve buluşçu güçlerini
milli ve manevi değerlerini,milli birlik ve beraberlik duygularını,vatan
millet ve bayrak sevgilerini geliştirerek, 21.yüzyılın şartlarına göre
hazırlamak zorundayız.
<==Anasayfa