KURTARMA KATLİAMI

İSMAİL SARIÇAY

E-posta: isaricay@gmail.com                                                                  

             Rusya’daki okul baskını bütün dünyanın canını ağzına getirdi. Çünkü okulda rehin alınanların çoğu öğrenci ve velileriydi. Hepsi masum insanlardı. Ama terörün ve teröristin acıması yoktu. Suçlu yada masum ayırmıyordu.

Peki, ama Rus’ların bütün dünyaca da ifade edilen, o acemice düzenlediği kurtarma operasyonuna ne demeli?

Hepimizin şahit olduğu gibi 01 eylül 2004 günü Kuzey Osetya’da bir okulu basan teröristler, okulun açılış günü dolayısıyla öğrenci ve velilerini topluca rehin almışlardı.

Haberin duyulmasıyla birlikte, hemen akıllara çeçenler geldi. Ancak Çeçenler’in seçilmiş devlet başkanı Aslan Maşadov, bu olayın kesinlikle kendileriyle bir ilgisinin olmadığını açıkladı.

Kendilerinin masum insanlara karşı böyle bir terörist grupla ilişkilerinin hiçbir zaman olamayacağını açıkladı.

Tüm bunlara rağmen dünya kamu oyunun gözü yine de Çeçenler üzerindeydi. Çünkü dünya biliyordu ki, Ruslar Çeçenlerin neredeyse yüzde yirmi beşini birinci ve ikinci Çeçen savaşında öldürmüştü.

İşte bundan dolayı bütün basın ve yayın organları olmak üzere herkesin aklına Çeçenler geldi.  Olayın Çeçenlerin intikam alma baskını olabileceği söylendi.

Daha sonra ortaya çıkmaya başladı ki, bu baskını içinde Rus’larında olduğu çeşitli milletlere ait bir grup teröristin gerçekleştirdiği ortaya çıktı. İmzanın da El Kaide’ye ait olduğu söylendi.

Ancak biz yazımızı yazdığımız sıralarda hangi örgütün bu terör olayını gerçekleştirdiği tam olarak ortaya çıkarılamamıştı.

Bu olay üzerine tüm dünya yine Rusya’da katliamlı bir kurtarma operasyonuna şahitlik etti.

Öyle bir kurtarma harekâtı ki, üç yüzün üzerindeki masum öğrenci ve velinin ölümüyle sonuçlanan bir kurtarma.

Okulu basan ve binden fazla kişiyi rehin alan teröristleri etkisiz hale getirmek ve rehineleri teröristlerin elinden kurtarmak için düzenlenen bu kurtarma operasyonu, ne acıdır ki kurtarma katliamına dönüşmüştü.

  Sonuç tüm dünyanın korktuğu gibi oldu. Ruslar yine bu kurtarmada suçsuz günahsız yüzlerce çocuk ve veliyi öldürerek kurtardı.

 Peki, Ruslar daha akıllıca davranarak, teröristlerin çözülmesini sağlayamaz mıydı?

Yâda başka yöntemler bulunarak zayiatsız veya en az zayiatla bu iş halledilemez miydi?

Bu kadar masum insanın hayatına mâl olmadan bu olay çözüme ulaştırılamaz mıydı?

Sorular sorular...

 Rusların son yıllarda ki bütün kurtarma operasyonları, maalesef hep böyle sonuçlanıyor.

Birkaç teröristi etkisiz hale getirmek için, yüzlerce kendi vatandaşını hiç düşünmeden öldürebiliyor ya da ölümle burun burna getirebiliyor.

 Bu katliamda Teröristlerin olduğu kadar Ruslarında sorumluluğu büyüktür.

 Artık tüm dünya Rusların bu tip kanlı canlı kurtarma operasyonlarını her an bekler duruma gelmiştir.

 Çünkü her seferinde aynı kurtarma rezaletleri yaşanıyor.

Hafızalarımızda hala tazeliğini koruyan Moskova tiyatrosundaki 26.10.2002 günü sabaha karşı yapılan operasyonda, Ruslar, baskıncıları yüzlerce kendi vatandaşıyla birlikte, dünyaca yasaklanan kimyasal silahlarda kullanarak topluca öldürmüşlerdi.

Velhasıl Ruslar her kurtarma operasyonunda, insanları topluca öldürerek, kurtarma katliamı gerçekleştiriyorlar.

07.09.2004