KUZEY IRAK’A GİRİŞ DE ÇIKIŞ DA
SÜRPRİZ OLDU
İSMAİL SARIÇAY
E-Posta: isaricay@gmail.com
PKK terör örgütüne karşı Kuzey Irak’a yapılan yıldırım harekâtı girişte olduğu gibi çıkışı da sürpriz oldu.
Çekilmenin böyle ani olması herkeste hem şaşkınlık hem de değişik soru işaretleri oluşturdu.
Çekilmenin daha çok ABD’nin baskısıyla yapıldığı iddialarının öne sürülmesine yol açtı.
ABD savunma bakanının en kısa zamanda çekilmeniz gerekir demesinin ardından, Başkan BUSH’da aynı yönde açıklama yapınca, çekilme ABD’nin isteği ile yapıldı intibası doğdu.
Bu durum toplumumuzun büyük kesimince şaşkınlıkla karşılandı.
Çünkü Türk halkı bu sefer PKK’nin kökünün kazınacağını düşünüyordu.
Kuzey Irak’ta Zap ve Kandil dâhil bütün bölgenin terör örgütünden temizleneceği bekleniyordu.
Yapılan açıklamalar ve operasyonun başarılı şekilde devam etmesi de bu intibayı doğurmuştu.
Elbette bu tip askeri operasyonlarda, hedeflerde, uygulamalarda büyük bir gizlilik taşır.
Tabiî ki yapacağınız operasyonlar davul zurna ile ilan edilmez.
Çekilme de öyle.
Fakat ABD’li yetkililerin çekilin demeçleriyle, çekilmenin çakışması haklı olarak herkeste soru işaretleri oluşturdu.
Yetkililerimizin açıklamaları da kamuoyunu yeteri kadar tatmin etmedi.
Ancak şunu da kabul etmek gerekiyor.
Böyle büyük bir operasyonda PKK güçlerinin neredeyse yüzde onu yok edilmiştir.
PKK’nın Kuzey Irak’ta 2500–3500 dolaylarında teröristi barındırdığı iddiaları doğruysa, 240 teröristin saf dışı bırakılması yaklaşık yüzde onu demektir.
Ordumuzun yaptığı bu operasyon, hem tüm Irak halkı tarafından, hem de dünya kamuoyu tarafından sessizlikle karşılanarak onaylanmıştır..
Kısacası dünya kamuoyu tarafından kabul görmüştür.
Operasyon boyunca Özellikle Kuzey Irak halkı hiçbir tepki göstermemiştir.
Hatta desteklediklerini bile söyleyebiliriz.
Fakat her nedense ülkemizde bazı gruplar tarafından protestolarla karşılanmıştır.
Bu da oldukça düşündürücüdür.
Her gün askerlerimize, yollarımıza, şehirlerimize haince tuzaklar kurarak birçok masum vatandaşımızı katleden terör örgütünün kendi içimizde destek görmesi son derece manidardır.
Kuzey Irak halkından bile destek görmeyen bu cani terör örgütünün kökünün kazınması için bırakın destek manasına gelecek gösterileri, lanetleme ve huzur gösterileri yapılmalıydı.
Ayrıca Operasyonda Kuzey Irak halkından hiçbir sivilin zarar görmemesi operasyonun bir başka başarısıdır.
Buda Türk milletinin tarih boyunca savaşlarda masum halka zarar verilmemesi prensibinin açık bir göstergesidir.
FİLİSTİN’DE SOYKIRIM DEVAM EDİYOR
İsrail en ufak bir olayı bahane ederek Filistin halkının üzerine en ağır silahlarla saldırıyor.
Filistinlileri çocuk, kadın, yaşlı demeden önüne geleni öldürüyor.
Evlerini ocaklarını yakıyor yıkıyor.
Taş üstünde taş, insanüstünde baş bırakmıyor.
Savaşın bile bir ahlakı vardır.
Çocuklara, kadınlara, yaşlılara, ağaçlara, ibadethanelere, kültür değerlerine zarar vermemektir.
Bu nasıl bir savaş ahlakıdır bilen varsa söylesin.
Peki, İsrail’in bu yaptıkları acaba hangi uluslar arası prensiplere ve ahlaka uyuyor?
Bunlara dur diyebilecek bir güç ya da merci yok mudur?
Türk ordusu Kuzey Irak’ta sivil halka en ufak bir zarar vermemesine rağmen, Kuzey Iraktan en kısa zamanda çekilin diyen ABD başkanı ve savunma bakanının İsrail’e güçleri yetmiyor mu?
Yoksa Filistin’de yapılan katliamlarda ortak mı hareket ediyorlar?
Filistin halkına uygulanan bu soykırım katliamlarına derhal son verilmelidir.
Tüm dünyanın gözü önünde işlenen bu insanlık suçları hemen soruşturulmalı ve gereken yaptırımlar derhal uygulanmalıdır.