ŞİPŞAK İSTİHBARAT

 İSMAİL SARIÇAY

E-Posta: isaricay@gmail.com

                    ABD anlık ve canlı istihbarat verecek.

Al sana şıp şak bilgi diyecek.

Bizde gidip PKK teröristlerini ininde vuracağız.

Ne kadar da heyecan verici haberler.

Şimdi sakin sakin düşünelim.

Siz olsanız elinizdeki silahın saf dışı bırakılmasını ister misiniz?

Ne güzel! İstediğinizi bu sopayla hizaya getiriyorsunuz.

Önünü kesiyorsunuz.

Silah dâhil her türlü ihtiyacını karşıladığınız ve elinizde koz olarak bulundurduğunuz bu unsurları başkalarının lehine bırakır mısınız?

Bırakırsanız hangi oranda bırakırsınız?

Neler karşılığında bırakırsınız?

Şunu da hemen ifade edelim.

Bizim sınırımızda ve bizden gidip terörist olan insanların bilgisini başkalarından almak istiyoruz.

Bu durum bizim acziyetimizi göstermiyor mu?

Peki, bu zamana kadar biz niye istihbarat kanallarını oluşturamadık?

Her beş teröristin içine biz niye sızamadık?

Elin istihbarat örgütleri terör örgütünün inciğini cıncığını anında haber alıyor da biz niye alamıyoruz?

Saldırıya uğrayan biziz.

Zarar gören biziz.

Şehit veren biziz.

Sakat kalan biziz.

Anası ağlayan biziz.

Her türlü zarara uğrayan biziz.

Ekonomisi frenlenen biziz.

Terör yuvaları bizim topraklarımızda ya da sınırımızda.

Buna rağmen gerekli istihbaratı alamayan da biziz.

Burada bir terslik yok mu?

Tüm bunların karşısında bölgemizde uzun vadeli emelleri olanlardan anlık ve canlı istihbarat istiyoruz.

Üstelik ümidimizi de bunlara bağlamış görünüyoruz.

Sadece onların vereceği istihbaratla biz bu PKK terörünü çözme ümidine kapılırsak yolda kalacağımızı şimdiden peşin olarak ifade edelim.

Evet, ABD istihbarat adına bize bazı bilgiler verebilir.

Bu bilgilerin ABD’nin çıkarlarına hizmet etme oranında verildiğini de akıldan çıkarmamalıyız.

Verilecek istihbarı bilgilerin ABD ve İsrail’e ilerde zarar verebileceği düşünülen unsurları bize temizletmek için de verebileceklerini unutmayalım.

Böylece hem bize taze bilgi vermiş olurlar hem de ileride kendilerine problem olacakları temizletmiş olurlar.

Böylece bir taşla iki kuş vurmuş olacaklar.

Yoksa Türkiye’nin terör belasından kurtulması için samimi olarak bize yardımcı olacaklarını düşünmek safdillik olur.

Müttefik ve stratejik ortak olarak bu bilgileri bize verecek olsalardı, otuz bin insanımızı yitirdiğimiz geçen otuz sene içinde bu istihbaratı bize verirlerdi.

Çünkü Ortadoğu ve Asya da kendilerine engel olabilecek en büyük gücün sorunsuz bir Türkiye olduğundan bihaber değildir bize şıp şak bilgi sağlayacak olanlar.

Anadolu’da bir söz vardır. “Elden gelen öğün olmaz, o da zamanında gelmez” diye.

Biz elden gelecek bilgilere bel bağlayacağımıza kendi göbeğimizi kendimizin kesebileceği yolları bulalım.          

 

BAYRAK NAMUSTUR