TÜRKLERİN İLK ORTAYA ÇIKIŞI:
Türkler
tarih sahnesine ilk defa Nuh tufanından hemen sonra
çıkmıştır. Bilindiği üzere Hz. Nuh’a inanan sadece 3
oğlu vardır. Hz. Nuh’un gemisine de bu üç oğlu binerler.
Bunların isimleri, Ham, Sam ve Yafes’dir(Yafes Olcay Han
olarak da bilinir).
Yafes’in de sekiz tane oğlu vardır. Bunlardan birinin
adı Türk’tür. İşte Türklerin ilk defa tarih sahnesine
çıkışı Yafes’in oğlu Türk’le başlar.
Buradan
şunu açıkça söyleyebiliriz. Hz. Nuh Türklerin birinci
dedesidir. Dolayısıyla Hz. Nuh peygamber olduğuna göre,
Türkler peygamber torunlarıdır.
İnsanlığın ikinci yaratılışı olarak da ifade edilen Nuh
tufanından sonraki insanlık tarihi boyunca, Türkler
tarih sahnesinde hep var olmuşlardır.
Bu
tarihten sonra insanlık tarihi Türksüz ve Türk devletsiz
bir zaman dilimi kaydetmemiştir.
Türkler
tarihe damga vuran birçok imparatorluklar ve devletler
kurmuş, bütün cihanı yönetmeyi kendilerine ideal olarak
kabul etmişlerdir.
Türklerin bu tarihi idealleriyle ilgili bilgiler çok
çeşitli kaynaklarda, çeşitli şekillerde ifade
edilmiştir. Biz burada bu bilgilerin önemli bir kısmını
bir araya gitmeye çalıştık.
Ancak
daha ulaşamadığımız ve bu gün itibariyle bilim dünyası
tarafından hâlihazırda ortaya çıkarılamamış çok daha
detaylı bilgilerin olmaması da mümkün değildir.
Özellikle Selçuklu ve Osmanlı devletlerine ait belge ve
bilgilerin çözülmeyi bekleyen milyonlarca nüshası
olduğunu biliyoruz. Bu belgeler arasında tarihi değer ve
ideallerimizle ilgili çok değerli bilgilerin olduğuna da
inanıyoruz.
Türklerin yetiştirmiş olduğu tarihçi, yazar, şair, bilim
insanı, Alperen, gezgin, derviş, halk ozanı vb. çok
sayıdaki değerimizin, tarihin tozlu sayfalarındaki
eserlerinin ortaya çıkmasıyla birlikte geçmişimizin ve
ideallerimizin gün ışığına çıkacağı muhakkaktır.
Tarihte
Türklerin yaşadığı ve medeniyet kurduğu bölgelerdeki
kazı çalışmalarıyla bulunabilecek birçok eser sayesinde
de, Türklerin geçmişi ve idealleriyle ilgili daha
aydınlatıcı bilgilere ulaşılması durumunda,
bilgilerimizi maddi delillerle de desteklemiş
olacaktır.
Bunların yanında Türklerin çeşitli nedenlerle irtibatlı
olduğu Roma, Bizans, Çin, Rus, İran, Arap vb.
devletlerin kaynak ve arşivlerine derinlemesine
girilmesi halinde daha birçok önemli bilgi ve belgelere
de ulaşılabileceği aşikârdır.
Bunları
kısaca açıkladıktan sonra asıl konumuz olan tarihi Türk
idealleri konusuna geçebiliriz.
Konumuza
da önce Türklerle ilgili kendi sözlü ve yazılı
kaynaklarımızdan örnekler vererek başlayalım.
GÖKTÜRKLER:
Göktürkler, büyük ideallerini şöyle ifade ediyorlardı.
“Gökte ve yerde nasıl bir düzen varsa, devlette de
aynı düzen olmalıdır”.
Yani
kâinatı nasıl bir tanrı yönetiyorsa dünyayı da bir
Türk kağanı yönetmelidir. Ancak o zaman insanlığa
barış, huzur, güven ve düzen gelir inancını
taşıyorlardı. Çünkü Türk Kağanları kendilerini dünyayı
yönetmek üzere Gök Tanrının görevlendirdiğine
inanıyorlardı.
Türklerde “Kağan” kelimesi, bütün dünyanın
hükümdarı anlamında kullanılırdı. Türk kağanlar da,
kendilerinin bütün insanlığın hamisi ve babası
olduklarına inanırlardı.
Kağan
ifadesi daha sonraları Hakan şeklinde ifade
edilmeye başlamıştır.
Bu inanç
ilk Yazılı kaynağımız olarak kabul edilen Orhun
abidelerinde şu sözlerle ifade edilmiştir:
ORHUN
ABİDELERİ:
“Üstte
mavi gök, altta yağız yer yaratıldığında ikisi arasında
insanoğlu yaratılmış, insanoğlunun üzerine atalarım
Bumin Han, İstemi Han oturarak Türk Milletinin ilini,
töresini tutuvermiş ve düzenleyivermiş…”
denmektedir.
Yine
Orhun kitabelerinde hepimizin yakından bildiği şu
bilgiler yer alıyor. “Ey Türk milleti, Oğuz beyleri,
iyi işitin. Yukarıda gök basmasa, aşağıda yer delinmese
senin İl’ini(Devletini) ve töreni kim bozabilir? Titre
ve kendine dön!” diye ifade edilmektedir.
İlk çağlardan beri Türk devlet
geleneğinin temel anlayışı “cihanşümul” ya da “Cihan
Hâkimiyeti”, “İ’lay-i Kelimetullah” ve
"Nizam-ı âlem”
ülküsü
inancıdır.
Buna batılı kaynaklar tarihi belgelerde “Üniversal”
devlet anlayışı diyorlar.
Bu günkü anlamıyla bu anlayışa “evrensel”
ya da “Küresel” devlet anlayışı deniyor.
Politika gzt.yay.tar.: 14.05.2012
DEVAM
EDECEK
<<Ana sayfa