TERÖRLE İÇ İÇE OLANLAR ORTAYA ÇIKTI
İSMAİL SARIÇAY
E-posta: isaricay@gmail.com
TBMM genel kurulunda 17.10.2007 tarihinde sınır ötesi operasyonla ilgili tezkere büyük bir çoğunlukla kabul edildi.
Bu teskere bütün dünyada büyük bir yankı uyandırdı.
Teskerenin gündeme gelmesiyle birlikte terörden yana olanlar ve olmayanlar da ortaya çıkıverdi.
Bu teskere adeta turnusol görevi yaptı.
Bakın neler oldu.
Teskereye ABD hemen kaşı çıktı.
Kuzey Irak aşiret reisleri küplere bindi.
ABD güdümlü Irak yönetimi korkusundan apar topar Anakara’nın yolunu tuttu.
Fransa vb. Avrupa ülkeleri tepki gösterdi.
Terör örgütü PKK tehditler savurmaya başladı.
Öyle her şeye kulak asmayan Sayın Bush, teskereye karşı hemen bir basın toplantısı düzenleyerek tepkisini gösteriverdi.
Sayın Bush dedi ki, “sınır ötesi bir harekât Türkiye’nin zararına olur”.
Bırakında bu zararı Türkiye kendisi hesaplasın.
Sen gelecekte Amerika için tehdit oluşturabileceğine inandığın Afganistan, Irak vb. ülkeler için 10 bin Km den gelip o tehdide karşı tedbir alacaksın, Türkiye sınırındaki tehditlere karşı tedbir alınca karşı çıkacaksın?
Buna ele verir talkını kendi yutar salkımı derler.
Hani tüm dünyada teröre karşı savaş ilan etmiştiniz?
Hani terör bütün insanlığın düşmanıydı?
Hani terörizm nerede ortaya çıkarsa yok edilmeliydi?
Hani teröre destek verenler düşmanınızdı?
Peki, sizin kanlı terör örgütü PKK’ya verdiğiniz destek neyin nesi?
Ayrıca terör örgütü PKK’ya verdiğiniz envayi çeşit silahlara ne demeli?
Yoksa terör örgütleri sizlerin gizli müttefikleriniz oluyor da dünyanın mı haberi yok?
Öyle anlaşılıyor ki bunlar teröre karşı savaş yapmıyorlar.
Önce terör örgütlerini kurdurup besliyorlar.
Sonra terörü bahane ederek kendilerine baş kaldırması muhtemel güçleri ortadan kaldırıyorlar.
Hem de yine terör örgütlerini kullanarak.
İran’a karşı PJAK örgütünü kurup kullandıkları gibi.
Türkiye’ye karşı da PKK’yı kullanıyorlar.
Türkiye’yle hesaplarını PKK üzerinden gerçekleştirmeye çalışıyorlar.
Ülkemize karşı PKK üzerinden bir savaşın yürütüldüğünü istesek de istemesek de kabul etmek zorundayız.
Bakın şehirlerde patlatılan bombalara ve askerimize karşı kullanılan silah ve cephanelere neyi anlatıyor.
Yoksa Türkiye’nin kanlı terör örgütüne yönelik aldığı tedbirlerin karşısında durmak neyin nesi?
Türkiye’ye destek vermek varken.
Müttefikliğin gereklerini yerine getirmek gerekirken.
Türkiye’nin sınır ötesi harekâta izin veren teskere, görüldüğü gibi başta ABD olmak üzere dost ve müttefik bildiğimiz ülkelerin, teröre destek veren ülkeler konumuna geldiklerini göstermesi bakımından önemlidir.
Türkiye’nin ABD, İngiltere, İsrail vb. dost! Ve bazı müttefiklerine! Güvenerek neler kaybedebileceğini görmesi bakımından da, bu teskere oldukça öğretici olmalıdır.
Umarız gerekli dersleri çıkarırız.
Kısaca Türkiye’nin tek yapacağı iş kendi göbeğini kendinin kesmesidir.
Demokrasi içinde gerekli tedbirleri alarak bu terör belasına bir son vermesidir.
Terörle mücadelede başarılı olabilmek için düzenli ordu kullanmaktan ziyade Özel harekât timleri vb. gibi bir yapılanmaya gidilmesi şarttır.
Gayri nizami güçlere karşı gayri nizami tedbir alabilecek bir yapılanma gerekir.
Bunun içinde öyle yüz binlerce askere ya da personele ihtiyaç yoktur.
Azami üç, beş bin iyi eğitilmiş personel bu terör belasının kökünü kazıyabilir.
Böylece Hain terör örgütünün döşediği kahpe mayın tuzakları ve pusularında da birçok vatan evladını şehit vermemiş ve anaları ağlatmamış oluruz.
Yeter ki bizler oyunu kurallarına göre oynayalım.